03 Mayıs Cuma 2024
2 yıl önce

MÜSİAD: Türkiye ekonomisi bütün algı ve manipülasyonlara karşı dimdik ayaktadır

Müstakil Sanayici ve İş adamları Derneği’nin (MÜSİAD) 22 Aralık’ta Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlediği 'Vizyoner 2021' zirvesinde iş dünyasından önemli isimler ile siyasiler bir araya geldi. Küresel sorunlara çözüm bulabilmek adına yola çıkarak ‘Fark Et’ sloganıyla “Vizyoner 2021” zirvesini düzenleyen MÜSİAD, iklimden dijitale kadar pek çok konuda hedeflerini açıklayarak, girişimcilik konusunda da atılması planlanan yeni adımları duyurdu. Açılış konuşmalarını Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı, İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Aygadiç’in de aralarında bulunduğu heyetin yaptığı zirvede, Nobel Barış Ödülü sahibi “Demir Kadın” lakaplı Tawakkol Karman da kısa bir konuşma gerçekleştirdi. Basının sorularını yanıtlayarak, derneğin yeni hedeflerini de paylaşan Mahmut Asmalı, ekonominin mevcut durumu hakkındaki düşüncelerini ifade ederek MÜSİAD’ın izleyeceği yol haritasının ayrıntılarını verdi. ‘Suni bir güvensizlik ortamı oluşturulmaya çalışılıyor, Türkiye ekonomisi bütün algı ve manipülasyonlara karşı geçmişte olduğu gibi bugün de dimdik ayaktadır’ MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı, ekonomik dalgalanmaya ve dövize karşı alınan son tedbirleri de değerlendirerek şu şekilde konuştu: “Hepimizin bildiği gibi ülke olarak son dönemlerde dar kapılardan geçiyoruz. Üzülerek görmekteyiz ki makro ekonomik temellere dayanmayan suni bir güvensizlik ortamı oluşturulmaya çalışmaktadır. MÜSİAD olarak bizler reel ekonomik göstergelerle değil, algılara yön veren her türlü ekonomik iklimin karşısındayız. Türkiye ekonomisi gerek iç, gerek dış bütün algı ve manipülasyonlara karşı geçmişte olduğu gibi bugün de dimdik ayaktadır.” ‘Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde temelleri atılan yeni ekonomik modelin ve düşük faiz oranları politikamızın destekçisi olduğumuzu yineliyoruz’ Türkiye’nin son 20 yıldır serbest piyasa koşullarından ödün vermeden yıllık ortalama 5.3 büyümeyi başaran bir ekonomisi olduğunu vurgulayan Asmalı, sürecin de en hafif şekilde atlatılacağına olan inançlarının tam olduğunu ifade etti. Asmalı konuşmasına, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde temelleri atılan yeni ekonomik modelin, üretimi ihracat, istihdam ve büyüme odaklı kazanımlarımızı kat be kat arttıracağını inanıyor, düşük faiz oranları politikamızın destekçisi olduğumuzu yineliyoruz. Nitekim Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından geçen günlerde açıklanan ‘Türk Lirası’nı özendirme paketi’ kapsamında alınan tedbirler, piyasalara etki etme hızı bakımından yeni ekonomi politikasının başarısına dair ilk işaretlerini sunmuştur. Hepimiz biliyoruz ki faiz, finansmana erişimin önüne ciddi bir set çekmekte ve yeni yatırımlara yönelik artışı büyük oranda engellemektedir. Faiz oranlarındaki geri çekilmenin başta ticari olmak üzere bütün finansman maliyetlerine yansımasıyla birlikte, yatırımların da hızlı bir şekilde artış kaydedeceğine inanıyoruz" şeklinde devam etti. ‘Piyasalarda gözlenen rahatlama, orta ve uzun vadede sürecek ve Türk Lirası eski gücüne kavuşacak’ Lira mevduatlarındaki getirinin, kur artışı karşısında korunacak olmasının dolarizasyonu ciddi anlamda önleyeceğini söyleyen Asmalı, “Bu, döviz üzerindeki algı manipülasyonunu kısa sürede önleyerek sona erdirecektir ve erdirmiştir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın söz konusu tedbir ve teşvikleri açıklamasını müteakiben piyasalarda gözlenen rahatlama, orta ve uzun vadede sürecek ve Türk Lirası eski gücüne kavuşacaktır. Bu vesileyle; reel ekonomik gelişmelere yaslanmayan, geçici ve suni gelişmelere göre yapılan fiyatlamaların her daim kaybetmeye mahkûm olduğunu, tekrardan ifade etmek istiyoruz” dedi. MÜSİAD’tan sürdürülebilir 10 yeni hedef Ekonomi gündeminden bağımsız olarak, iklim değişikliğine uyum sağlamak, dijital dönüşüme entegre olmak ve startupları desteklemek gibi ilkelerin de belirlendiği zirvede konuşan Asmalı, 10 hedefi sıralayarak şu şekilde konuştu: "Yenilenebilir enerjinin sürdürülebilir bir şekilde artarak kullanımını destekliyor, genel merkezimizde yeşil enerjiden üretim sağlayarak net sıfır emisyon yolunda ilerleyeceğimizi açıklıyoruz. Yeşil hidrojen, yeni nesil batarya, karbon yakalama ve yenilenebilir gaz teknolojilerinin geliştirilmesi için MÜSİAD ekosisteminde çalışmalar yapacağız. Endüstriyel simbiyozun artırılmasını ve organize sanayi bölgelerinde yeşil üretime geçişte üyelerimiz ile birlikte destek vereceğimizi açıklıyoruz. Enerji verimliliği ve enerji tasarrufu için sanayicilerimize yönelik farkındalık çalışmaları yapacağımızı bildiriyor, enerji verimliliği veri tabanı oluşturulmasını desteklediğimizi beyan ediyoruz. İklim diplomasimizin geliştirilmesi için devletimiz tarafından yapılacak her çalışmaya destek sağlayacağız. Türkiye'de Emisyon Ticaret Sistemi'nin şartlara uygun altyapıyla oluşturulmasını talep ediyoruz. MÜSİAD'ın uluslararası misyonuyla iklim mülteciliği çalışmaları yürüteceğimizi beyan ediyoruz. Dünyada yüzde 30'a varan küresel gıda israfının azaltılması için devlet politikası oluşturulmasını talep ediyor ve politikaya koşulsuz destek sağlayacağımızı açıklıyoruz."

2 yıl önce

Türkiye ekonomisi yüzde 11 büyüdü

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), geçen yıla ilişkin üretim yöntemiyle hesaplanan gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) sonuçlarını açıkladı. Buna göre, Türkiye ekonomisi 2021'de yüzde 11, geçen yılın son çeyreğinde yüzde 9,1 büyüme kaydetti. Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2021'de bir önceki yıla göre yüzde 42,8 artarak 7 trilyon 209 milyar 40 milyon lira olarak gerçekleşti. GSYH'yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde, 2021 yılında bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak, hizmet faaliyetleri toplam katma değeri yüzde 21,1, diğer hizmetler yüzde 20,3, bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 20,2, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri yüzde 17,3, sanayi yüzde 16,6, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri yüzde 7 ve gayrimenkul faaliyetleri yüzde 3,5 arttı. Söz konusu dönemde, finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 9, tarım sektörü yüzde 2,2 ve inşaat sektörü ise yüzde 0,9 azaldı. Kişi başına GSYH değeri, 2021'de cari fiyatlarla 85 bin 672 lira (9 bin 539 dolar) olarak hesaplandı. Öte yandan TÜİK, 2021 yılı birinci, ikinci ve üçüncü çeyrek büyüme rakamlarında revizyon yaptı.

1 yıl önce

Bahçeli'den Kılıçdaroğlu'na tepki: Türkiye ekonomisine suikast hevesinden vazgeç

MHP Genel Başkanı Bahçeli, iç ve dış siyasi gündeme ilişkin yazılı açıklama yaptı. Türkiye'nin aktif ve çok boyutlu politikalarıyla sorunlu durumlara müdahil olduğunu belirten Bahçeli, "Söz dinleyen değil, sözü dinlenen; sözü geçen değil, sözünü geçiren, bunu da samimiyetle, caydırıcı vasfıyla, usta manevralarla, sabır ve sebatla örülmüş adımlarla, devlet ve millet dayanışmasının eşsiz ahlakıyla başaran bir Türkiye gerçeği vardır ve tüm görkemiyle ortadadır. 29-30 Haziran 2022 tarihinde Madrid'de düzenlenen 32'inci NATO Zirvesi, 19 Temmuz 2022 tarihinde Astana formatında gerçekleşen Tahran Zirvesi, nihayetinde 22 Temmuz 2022 tarihinde İstanbul'da "Tahıl ve Yiyecek Maddelerinin Ukrayna Limanlarından Emniyetli Sevki Girişimi"nin imzalanarak bir anlaşmaya bağlanması ülkemiz lehine müstesna gelişmelerden sadece bir kısmıdır" açıklamasında bulundu. "ZAHO'DA MASUMLARIN CANINA KAST EDEN SALDIRI BİR TERÖR EYLEMİDİR" Ukrayna'daki tahıl krizinin sonuçlanması adına Türkiye'nin yoğun çaba sarf ettiğinin altını çizen Bahçeli, "İnanıyorum ki, Rusya ile Ukrayna arasında kalıcı çözüm ve barış ikliminin yeşermesi de çok uzun sürmeyecektir. Tahran Zirvesi'nden bir gün sonra Irak'ın Dohuk Vilayeti'nin Zaho İlçesi'nde bir dere kenarına yapılan hunhar terör saldırısıyla, tahıl koridoru açılmasının ertesi günü Ukrayna'nın Odessa kentindeki tahıl silolarının vurulması vahim bir tertip olarak karşımıza çıkmıştır. Zaho'da masumların canına kast eden saldırı bir terör eylemidir. Tertipçileri ve tetikçileri; Türkiye'nin hem terörle mücadelesinden hem de bölgesel güç ve küresel aktör olarak sivrilmesinden keyfi kaçan terör, silah ve savaş baronlarıdır" ifadelerini kullandı. "MUSUL BAŞKONSOLOSLUĞUMUZA FÜZELİ SALDIRIYI KİM YA DA KİMLER YAPMIŞSA ZAHO'YA SALDIRAN DA AYNI MİHRAKLARDIR" Irak Merkezi Hükümeti'ne çağrıda bulunan Bahçeli, "İş birliği kanallarını açık tutarak, diyalog zemininden kaçmadan Zaho katliamının saklanmış faillerini Türkiye'yle eşgüdüm halinde ortaya çıkarmak mecburiyetindedir. Bilinmelidir ki, şiddetle lanetlediğimiz 27 Temmuz 2022 tarihinde Musul Başkonsolosluğumuza füzeli saldırıyı kim ya da kimler yapmışsa Zaho'ya saldıran da aynı mihraklardır. Irak'ın içine gömüldüğü siyasi istikrarsızlık tablosu, dokuz ayı bulan hükümet krizi, yayılan sokak gösterileri, mezhep temelli cepheleşmeler, birden alev alan parlamento baskınları gerçeklerin tecellisine mani olamayacaktır" dedi. "BU ÜLKENİN (ABD'NİN ANKARA BÜYÜKELÇİLİĞİ) ANKARA BÜYÜKELÇİLİĞİNİN ŞEHİTLERİMİZLE İLGİLİ TAZİYE MESAJI PAYLAŞMASI DA HİÇBİR ŞEYİ DEĞİŞTİRMEYE, SUÇU ÖRTMEYE YETMEYECEKTİR" "CHP-HDP bloğu emperyalizmin zehirli mahsulü, Kandil'in ve Pensilvanya'nın zelil havarilerinden başka bir şey değildir" diyen Bahçeli şöyle devam etti: "CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun terörist Demirtaş'ın ve Sorosçu Kavala'nın serbest kalmasını en büyük arzusu olarak açıklaması Zaho kumpasının Türkiye'deki etki ajanlarının kimler olduğunu netleştirmiştir. Bir teröristin serbest kalmasını istemek vatana ihanet, şehitlerimize hakaret, gazilerimize küfürdür. Kılıçdaroğlu'nun HDP avukatlığına soyunması, terörist hayranlığıyla soluklanması üstlendiği siyasi sorumluluk dikkate alındığında milli güvenlik sorunudur. CHP yönetimi HDP'nin maske takan kripto damarıdır. CHP'ye oy veren vatandaşlarımızın bu yalın ve yakıcı hakikati görmesi sahip oldukları vatan ve millet sevgisinin kaçınılmaz bir gereğidir. Bu ülkenin Ankara Büyükelçiliğinin şehitlerimizle ilgili taziye mesajı paylaşması da hiçbir şeyi değiştirmeye, suçu örtmeye yetmeyecektir. Dost ve müttefik zannettiğimiz ABD'nin sallanan ve sarsılan ülke fotoğrafına bakması, kanunsuz halde ve insanlık değerlerini hiçe sayarak mevzilendiği Suriye'nin doğusundan derhal ve ön şartsız çekilmesi her açıdan zorunluluktur. Türkiye ABD'nin 51'inci eyaleti değildir. Türkiye sömürgeleşmiş bir ülke hiç değildir. Terörle bir ve beraber olanlar da bizim nezdimizde teröristtir." "KILIÇDAROĞLU, TÜRKİYE EKONOMİSİNE SUİKAST HEVESİNDEN PİŞMANLIKLA DÖNMELİDİR" Devleti yeniden inşa etme sözlerinin bölücü bir dil olduğunu da ekleyen Bahçeli, "Teröre sinyal ve Türkiye düşmanlarına hizmettir. Kılıçdaroğlu boyundan büyük, aklının yetmediği, hayalinde bile yapamayacağı sözler vermekten kesinlikle uzak durmalı, ayrıca otomobil satışlarını tezvirat konusu haline getirerek Türkiye ekonomisine suikast hevesinden pişmanlıkla dönmelidir" şeklinde konuştu.

1 yıl önce

Economist: Türkiye ekonomisi enflasyona rağmen büyüyor

Koronavirüs salgını ve sonrasında Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaş, küresel tedarik zincirlerinin bozulmasına yol açtı. Birçok ülkede, Rusya kaynaklı enerji kesintileri nedeniyle yaşanan aksamaların yanı sıra hayat pahalılığı da göze çarpıyor. "Yükselen enflasyonun ortasında bile ekonomi büyüyor" Çarkların dönmeyi sürdürdüğü Türkiye'de ise enflasyona rağmen ekonomik büyüme devam ediyor. Londra merkezli Economist dergisi, Türk ekonomisindeki görünümü, "Türkiye ekonomisinde ters giden bir şeyler var: Yükselen enflasyonun ortasında bile ekonomi büyüyor." diyerek mercek altına aldı. "Şirketler zorluklarla başa çıkmaya alışkın" Derginin gerçekleştirdiği yayına katılan bir uzman, "Böylesi yüksek bir enflasyona rağmen, Türk ekonomisi güçlü bir şekilde büyümesini sürdürüyor." dedi. "Türk ekonomisi bu enflasyon karşısında nasıl büyüyebiliyor?" sorusuna verilen yanıtta, "Özellikle şirketler, bu tür parasal zorluklarla başa çıkmaya alışkın. Dolayısıyla çabucak uyum sağlayabiliyorlar." ifadeleri kullanıldı. Erdoğan: Dünya küçülürken, üreterek büyüyoruz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ağustos ayı başında yaptığı açıklamada, "İhracatımızı 250 milyar dolar sınırına getirdik. Dünya küçülürken, biz üreterek büyümeye devam ediyoruz." demişti. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazlaya dayanan Türkiye Ekonomi Modeli’nden taviz vermeyerek krizden pozitif ayrışma stratejisini dikkatle uyguladıklarını belirten Erdoğan, "Klasik dayatmaların dışında kalan bu programı başarıyla sürdürüyoruz." vurgusu yapmıştı.

1 yıl önce

Türkiye ekonomisi ikinci çeyrekte yüzde 7,6 büyüdü

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), yılın ikinci çeyreğine ait gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) verilerini yayınladı. GSYH 2022 yılı ikinci çeyrek ilk tahmini; zincirlenmiş hacim endeksi olarak, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 7,6 arttı. İkinci çeyrekte sanayi yüzde 7,8 büyürken, inşaat sektöründe yüzde 10,9'luk daralma görüldü. *Türkiye ekonomisi bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 7,3 büyümüştü Türkiye ekonomisi 2021 ikinci çeyreğinde yüzde 21,7, 2021'in tamamında ise yüzde 11 büyüme göstermişti. Türkiye ekonomisi 2022'nin ilk çeyreğinde ise yüzde 7,3 büyüme gerçekleştirmişti. *Finans ve sigorta faaliyetleri 2022 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 26,6 arttı GSYH'yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2022 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 26,6, hizmet faaliyetleri yüzde 18,1, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri yüzde 11, sanayi yüzde 7,8, bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 5,3, gayrimenkul faaliyetleri yüzde 4,1, diğer hizmet faaliyetleri yüzde 1,9 ve kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri yüzde 1,7 arttı. Tarım, ormancılık ve balıkçılık yüzde 2,9 ile inşaat sektörü ise yüzde 10,9 azaldı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, bir önceki çeyreğe göre yüzde 2,1 arttı. Takvim etkisinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, 2022 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 7,3 arttı. *GSYH, 2022 yılının ikinci çeyreğinde cari fiyatlarla 3 trilyon 418 milyar 967 milyon lira oldu Üretim yöntemiyle Gayrisafi Yurt İçi Hasıla tahmini, 2022 yılının ikinci çeyreğinde cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 114,6 artarak 3 trilyon 418 milyar 967 milyon lira oldu. GSYH'nin ikinci çeyrek değeri, cari fiyatlarla ABD doları bazında 219 milyar 335 milyon olarak gerçekleşti. *Devletin nihai tüketim harcamaları arttı Yerleşik hanehalklarının tüketim harcamaları, 2022 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 22,5 arttı. Devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 2,3, gayrisafi sabit sermaye oluşumu yüzde 4,7 arttı. *Mal ve hizmet ihracatı 2022 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 16,4, ithalatı ise yüzde 5,8 arttı Mal ve hizmet ihracatı, 2022 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 16,4, ithalatı ise yüzde 5,8 arttı. *İşgücü ödemeleri 2022 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 66,4 yükseldi İşgücü ödemeleri, 2022 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 66,4, net işletme artığı/karma gelir ise yüzde 134,7 arttı. *İşgücü ödemelerinin Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı yüzde 25,4 oldu İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla Gayrisafi Katma Değer içerisindeki payı geçen yılın ikinci çeyreğinde yüzde 32,6 iken bu oran 2022 yılında yüzde 25,4 oldu. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise yüzde 49,2 iken yüzde 54 olarak kayıtlara geçti.

1 yıl önce

Bloomberg: Türkiye ekonomisi, enflasyona rağmen güçleniyor

Batı'da durgunluk ihtimallerinden söz edildiği bir dönemde Türkiye ekonomisindeki büyüme ivmesi hız kesmiyor. ABD merkezli medya kuruluşu Bloomberg, Türkiye ekonomisinin, "son 20 yılın en kötü enflasyonuna rağmen güçlenmeye devam ettiğine" dikkati çekti. "Türkiye ekonomisi, enflasyona rağmen rayında" Haberde, "Dünyanın en kötü enflasyonlarından biri, henüz Türkiye ekonomisini rayından çıkarmadı." denildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın düşük faizi savunduğu anımsatıldı. İhracat, üretim, istihdam Ayrıca, "Erdoğan, ihracata, üretime ve istihdama öncelik veren bir ekonomik modeli savunuyor." vurgusu yapıldı. Yükselen enflasyon karşısında bile Türkiye'de Gayri Safi Yurt içi Hasıla'nın (GSYİH) ikinci çeyrekte yıllık yüzde 7,4 artmasının beklendiği görüşü paylaşılarak, "Yıllık GSYİH büyümesi muhtemelen hızlandı." ifadesi kullanıldı. Çin'i ve Avrupa ülkelerini geride bıraktı Türkiye'nin, büyümede Çin, Almanya, İngiltere ve Fransa gibi ülkeleri geride bıraktığına işaret edildi. Turizm gelirlerinde çarpıcı artış Haberde, ikinci çeyrekte GSYİH büyümesinin hızlandığını tahmin eden Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati'nin, “Bu ay büyümeden taviz vermiyoruz." dediği belirtildi. Türkiye'de artan turist hareketliliğinden de bahsedilerek, "Gelişen turizm, yabancıların gelişleri ve harcamalarının bu yıl şimdiye kadar yüzde 100'ün üzerinde artmasıyla başka bir destek sağladı." tespitine yer verildi. Erdoğan: Olumlu sonuçlarını almaya başladık Türkiye Ekonomi Modeli'ne değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı bir konuşmada, son dönemde model kapsamında uyguladıkları politikaların olumlu sonuçlarını almaya başladıklarını söylemişti. Erdoğan, "Özellikle IMF'nin yaptığı son açıklamalara baktığımız zaman, Türkiye'nin ekonomik olarak dünya ülkelerinden farklı bir konumda olduğunu, çok daha isabetli bir büyüme parametresini yakaladığını IMF kendisi ifade ediyor." demişti.

1 yıl önce

Türkiye ekonomisinin 2023-2025 yol haritası Resmi Gazete'de

Türkiye ekonomisinin 2023-2025 dönemi yol haritası resmiyet kazandı. Yeni Orta Vadeli Program (OVP) Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayınlandı. 2023'te yüzde 5 büyüme OVP'de büyümenin 2023'te yüzde 5, 2024 ve 2025'te yüzde 5,5 olması öngörüldü. Programa göre 2022 yılı genelinde cari işlemler açığının GSYH'ya oranının yüzde 5,9, enerji hariç cari işlemler dengesinin ise GSYH'ye oranla yüzde 5 fazla vereceği tahmin ediliyor. İşsizlik hedefi 2025’te 9,6 Bütçe açığının gayrisafi yurt içi hasılaya oranının 2023'te yüzde 3,5, program dönemi sonunda ise yüzde 1,5 olarak gerçekleşeceği öngörüldü. Programda, işsizlik oranının bu yıl sonunda yüzde 10,8 olacağına yer verilirken, gelecek yıl hedefi yüzde 10,4, 2024 yılı için yüzde 9,9 ve 2025 için ise yüzde 9,6 olarak tahmin edildi. Kişi başına gelirde hedef 2025'te 12 bin 91 dolar Kişi başina gelirin yıl sonunda 9 bin 485 dolar olması hedefleniyor. Bu rakamın 2023'te 10 bin 71 dolar, 2024'te 10 bin 931 dolar, 2025'te 12 bin 91 dolar olması hedeflendi. 2025 için ihracat hedefi 305 milyar dolar İhracatın, 2022 sonunda 255 milyar dolar seviyesinde gerçekleşeceği tahmin edilirken, 2023'te 265 milyar dolar, 2024'te 285 milyar dolar, program sonunda 305 milyar dolar olması hedeflendi. İthalatın, 2022 sonunda 360 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesi, 2023'te 345 milyar dolar, 2024'te 363 milyar dolar, 2025'te de 384 milyar dolar olması öngörüldü. Turizim gelirleri Programda turizm geliri hedefi bu yıl için 34 milyar dolar oldu. 2023'te 45 milyar dolar, 2024'te 55 milyar dolar ve 2025'te 62 milyar dolar gelir hedeflendi. Politika ve tedbirler sıralandı Raporda yol haritasının politika ve tedbirleri ise şu şekilde sıralandı: 1. Makroekonomik istikrar ve iş ortamı güçlendirilerek sanayi sektöründe teknoloji yoğun sabit sermaye yatırımları ile doğrudan yabancı yatırımlar özendirilecek, sanayide teknolojik dönüşümü hızlandırmak üzere yatırım teşvik sisteminde dijital dönüşümü odağa alan ve yaygın etki oluşturacak yeni bir çerçeve oluşturulacaktır. 2. Üretim süreçlerinde ithalat bağımlılığını azaltan, teknoloji yoğun ve katma değerli ihracat potansiyeli yüksek, istihdama katkı sağlayacak öncelikli sektörlerde yatırımlar desteklenecektir. 3. Yatırım teşvik sisteminde yenilikçi ve katma değerli üretime odaklanan, küresel değer zincirinde üst kademelere geçişi hedefleyen ve kümelenme öncelikleriyle uyumlu yatırımlara münhasıran destek sağlanacaktır. 4. Yerli ve uluslararası yatırımcılar ile iş birliklerini içerecek sabit sermaye yatırımları desteklenecektir. 5. Yatırımlara ilişkin hukuki süreçlerin hem yatırımcı hem girişimci açısından hızlandırılması sağlanacaktır. 6. Hazine Destekli Kefalet Sisteminin öncelikli sektörlerde rekabetçiliği ve verimliliği artıracak projelerde kullanılmasına ağırlık verilecek ve Kredi Garanti Fonu A.Ş. ile İhracatı Geliştirme A.Ş. aracılığıyla ihracatçı firmaların finansmana erişimi desteklenecektir. 7. Girişimcilik ekosistemini desteklemek için, girişim şirketlerinin yenilikçi iş modelleri ve projeleri ile Ar-Ge faaliyetlerinin finansmana erişimini kolaylaştırıcı Hazine Destekli Kefalet Sistemi kapsamında yeni destek paketleri hayata geçirilecektir. 8. Türkiye Kalkınma Fonu bünyesindeki girişim sermayesi yatırım fonları aracılığıyla katma değerli yerli ve yenilikçi üretim desteklenecektir. 9. Büyük ölçekli yatırımlar, büyüyen KOBİ'ler ve entegre tesisler için başta organize sanayi bölgeleri ve endüstri bölgeleri olmak üzere planlı sanayi alanları oluşturulmasına devam edilerek, ülke yüzölçümü içerisinde toplam planlı sanayi alanlarının oranı artırılacaktır. 10. Türkiye'nin sahip olduğu çeşitli yerli ve yenilenebilir kaynaklar kullanılarak enerji arz güvenliğine destek olacak Ar-Ge çalışmaları ve yatırım projeleri hayata geçirilecektir. 11. Müşteri gereksinimlerini karşılayan Ar-Ge tabanlı çözüm önerilerinin, KOBİ'ler tarafından ticarileşebilir çıktılara dönüştürülmesi kamu ve özel sektör eş finansmanı ile sağlanacaktır. 12. Ar-Ge ekosistemi, salgın hastalıklar, iklim değişikliği ve doğal afetlerle mücadelenin yanı sıra yeşil ve dijital dönüşüm gibi küresel değişim ve dönüşüm alanları ile yeni gelişen teknolojilerden kaynaklanan zorluklarla mücadeleye yönelik her türlü teknoloji tabanlı ihtiyaca hızlı şekilde cevap verebilecek, çok disiplinli çalışmayı kolaylaştıran esnek bir yapıya kavuşturulacaktır. 13. Turcorn adayı ve küresel iddiası yüksek teknoloji girişimleri desteklenecek, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında yükselen ve yıkıcı teknoloji alanlarında ve kritik alanlarda yeni teknoloji ve ürün geliştirmeye yönelik projeler desteklenecektir. 14. Stratejik öneme sahip alanlarda şirket, üniversite, araştırma altyapısı ve kamu Ar-Ge merkezlerinin bir araya geldiği ve "birlikte başarma" yaklaşımını esas alan büyük ölçekli platform ve ağ destekleri ile teknoloji ve ürün geliştirme süreçleri teşvik edilecek, patentli teknolojilerin sanayiye aktarılması sağlanacaktır. 15. Üniversiteler bünyesindeki merkezi ve tematik araştırma altyapılarının sanayi ile işbirliğini artıracak destekler hayata geçirilecektir. 16. Sürdürülebilir kalkınmayı destekleyecek şekilde sosyal ve beşeri bilimlerde araştırma ve geliştirme faaliyetleri desteklenecektir. 17. Teknolojik dönüşümü destekleyecek, refahın artırılmasına katkı sağlayacak yatırımların ekonomiye kazandırılmasına yönelik olarak pandemi sonrası dönemde yeniden şekillenen ticaret rotalarında Türkiye'nin avantajlı yönlerini ve önemli merkezlere olan yakınlığını ortaya koyan bir tanıtım raporu hazırlanacak ve bu çerçevede etkinlikler düzenlenecektir. 18. Güvenli kentleşmenin sağlanmasını teminen afetlere hazır, çevre ve iklim dostu, enerji verimliliği yüksek, kültürel değerlerini koruyan, yatay mimariyi esas alan kentsel dönüşüm çalışmaları hızlandırılacaktır.

9 ay önce

50.7 milyar dolarlık anlaşma... Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye ekonomisine güven göstergesi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri ve KKTC ziyaretlerinin dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtladı. "BAE ile enerji, ulaştırma, altyapı, lojistik, e-ticaret, finans, sağlık, gıda, turizm, emlak, inşaat, savunma sanayii, yapay zeka ve ileri teknolojiler gibi alanlarda büyük anlaşmalar imzalandı. 50.7 milyar dolar tutarında devasa ölçekli bir anlaşma yaptık" diyen Erdoğan, "Tüm bu anlaşmalar maddi karşılıklarının ötesinde Körfez ülkelerinin Türkiye’nin ekonomisine, sanayisine güvenlerinin göstergesidir" ifadelerini kullandı. Erdoğan, "NATO’un en güçlü ikinci ordusuna sahip, NATO’nun adeta lokomotifi Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği de Birliğe canlılık ve güç katacaktır" diye konuştu. Öte yandan fahiş kira artışlarıyla ilgili de açıklama yapan Erdoğan, "Hangi konuda olursa olsun fahiş fiyat artışlarına giden, piyasanın dengesini bozan, yaptığı davranışın cezasını çekecektir" dedi.

1 2 3